Femur üst ucu; femur başı, boynu ve küçük trokanterin 5 cm kadar distalini içine alan kemik yapıdır. Subtrokanterik femur kırıkları, femur kırıklarının %7 ile %20’sini oluştururlar. Genç yaşta yüksek enerjili travma ile ileri yaşta basit düşme ile oluşur. Trokanterik kırıklar femur üst uç kırıklarının %55’ini oluşturur ve çoğunlukla yaşlı, osteoporotik hastalarda görülür. Hem trokanterik bölge hem de subtrokantanterik bölge kırıkları için mevcut tespit yöntemlerine alternatif olarak proksimal femur kırıkları için kilitli anatomik plaklar tasarlanmıştır.
Distal Radius uç kırıkları;
tüm vücut kemik kırıkları içerisinde en sık görülen kırık tipidir. Tüm
kırıkların %8-15’ini oluştururlar.
Dirsek çevresi kırıklarının
yaklaşık %10’unu oluştur. Ulnanın cilt altı yerleşimi onu travmaya ve kırıklara
yatkın hale getirir. Olekranon kırıklarının çoğu travma kuvvetinin humerus
distalinden ulna proksimali üzerine doğrudan etkisi veya indirekt bir etki ile
triseps yapışma yerinin proksimal ulnayı çekmesiyle oluşur.
Klavikula kırıkları; erişkin kırıkların
%2,6-4’ünü, omuz çevresi kırıklarının ise %35’ini oluşturur. Anatomik olarak
medial, orta (şaft), lateral olmak üzere üç bölgeye ayrılır. Kırık
yerleşimi, yaklaşık %80 orta kısımda, %15 lateralde, %5 medial kısımdadır.
Kombine çivi vida implantların stabil olmayan pertrokanterik kırıklarda
teknik olarak % 8-15’e varan kötü bir öğrenme eğrisi vardır. Buna rağmen
sadece % 1 oranında gamma çivisinde erken femur şaftı kırığı görülmektedir.
Teknik problemlerin büyük kısmı sıyrılma, kollaps (kötü pozisyona veya
rotasyonel potansiyele bağlı). Bu tür problemlerin üstesinden gelmek için
AO/ASIF tarafından yeni bir implant olan PFN geliştirilmiştir.